4 Eylül 2012 Salı

Özlemek üzerine...


Hani bir söz vardır; " Özlemek mi? Gölgesini görsem sarılırım." diye.. Hiç o haliniz oldu mu bilemem. Ama benim halim işte aynen öyle, "gölgesini görsem, sarılacağım", sevdiğimin...

Özledim işte...Bir söz vardır hani sevgili İskender Pala'nın " Duydugu ateşi tarif edebilen, yeteri kadar yanmamıştır," diye. Özlem bir ateş oldu içimde, nasıl tarif edebilirim ki? 

İçinizde her gün yaşayan biri varsa şayet, onunla olmanız kaçınılmazdır. "Yaşam sevincinizdir." Tüm bu güzeliklerin yanı sıra üzücü tek bir durum var. Bu hissiyatı, özlediğinize anlatamamanız  ve kendinizi inandıramamanız. Gerçi buna niye ihtiyaç duyarız? Çünkü anlatmak isteriz, yanımızda olmasını isteriz...

Sonsuzluk bu dünya da olmasa da, öyle olmasını isteriz. Hayat işte; bizi bir taraftan diğer tarafa savurdukları ile geçinip giderken, sevdiğimiz kişilerin de hep yanımızda olmasını  istiyoruz. Sevdiğimizden yüzde yüz emin olup, sevildiğimizden o kadar emin olamasakta, sevenin sevgisinin gücü sevilmeme ihtimalinin üzerini kapatıyor ve üzülmek istemiyor. Bu yüzden de hep bir umut için de yaşıyor...


İşte böyle.. .Özledim işte, ötesi var mı?...


28 Ağustos 2012 Salı

Yağmur


Meğer ne de çok hasret kalmışız yağmura...Dışarıdan küçük bir çocuğun sesi geliyordu:"Yağmur yağıyooo..."
Ağustosun son günlerinde gelen bu yağmur bir haber getirmiştir artık...Sonbaharı çağırmıştır.Tam da isabet oldu aslında yorucu bir yazın ardından gelen sonbaharın kapıyı çalması.Gece yağışı ayrı güzel, gündüz yağışı ayrı.Gecenin sessiz karanlığında yağdığında daha net duyarsınız sesini, hiç bir gürültü taruman etmez damla seslerini. Bi kaç tane arabanın sesi vardır, onlarda  yolda biriken göletleri savurur geçer. Camı açıp havayı kokladığınızda içinize bir ferahlık doğar. Ne de olsa bir rahmettir o Rahman olanın Rahmeti...Ve dua zamandır yağmur. Gökten inen her bir meleğin dualarınıza "amin" deyişidir yağmur. Ayrıca, yağan yağmur size hatıralarınızı da hatırlatır. Yağmurla ilgili anılarınızı... Şöyle bir tebessüm edersiniz " Yagmurlu bi gündü" diye, geçirirken içinizden...Kuru toprağa nasıl hayat verirse yağmur, kurumuş gönüllerimize de bir su serper o bereketi ile...Kısacası yağmur hayattır, rahmettir, berekettir, duadır, anılarımıza ortak olan bir andır...Yağ yağmur durma, durma...

22 Ağustos 2012 Çarşamba

Uzun bir aradan sonra

Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba. Gerçekten uzun bir süre oldu, 1 yıl gibi...Okuldu, internet yoksunluğuydu derken bir kopukluk oldu affola.... Her şey o kadar karışık ki,... Her neyse...

6 Eylül 2011 Salı

Bulanıklık ve Netlik

Bazı zamanlar vardır;istekleriniz nettir,düşünceleriniz yerine oturmaktadır ama diğer taraftanda bi bulanıklık vardır tam da şu anki gibi.Öylece oturup hiç bir şey düşünmeden boşluğa bakmak istersiniz ama o da olmaz.Depresyon da değildir bu ama bir karışıklık olduğu kesindir.Belki de...Belki de istemediğiniz bazı durumlara müdahale edemeyişinizdendir bu bulanıklık.Görürsünüz,duyarsınız,hissedersiniz fakat o nesnenin tamamen dışındasınızdır.En yakınında ki en uzak olmuştur artık.Buna ayrı üzülürsün.Yakındakine hiç yakınlık kuramadan uzaklaşmıştır artık kendi yaptıklarıyla.Ve onun yaptıkları ona göre gayet normaldir.O etkilenmez ama sen etkilenirsin.Yapacak bir şey olmadığını anladığında,yine kendi kabuğuna çekilirsin,E hadi o zaman başını çıkarıp bakmayı bırakta kabuğuna göre dön orası daha sessiz ve sakin...

28 Ağustos 2011 Pazar

Ramazan-ı Şerif

Her şey bir sevinç ve heyecanla başlar önce...Her gününü öyle yaşarsın sevdiğin bir şeyi yaparken.Ramazan-ı Şerif'te böyle geldi,böyle gidiyor işte...İlk sahur,ilk iftar,ilk teravih derken bir bakmışsın son teravih,son sahur ve son iftar olmuş...Gelişiyle bir sevinç gidişiyle bir hüzün olmuş...Keşke her gün Ramazan gibi olsa dediğimiz çok olmuştur.O maneviyatı devam ettirmek,o merhameti sürdürmek için bir engel yok ki önümüzde.E hadi o zaman,hüzünlenmeyi bırakıp bize güç depolayan bu mübarek ayın içeriğinde ki ruhaniyeti devam ettirmek için,güvenelim kendimize ve hep bu ayda ki gibi olmaya gayret edelim...